Hakan DİKMEN


İnsanlığımız ve ruhumuz kalmışsa eğer

.


İnsanlar yaşadığı şehirlerden hep gitmek istiyorlar. Köye yâda küçük bir yere, belki de daha uzaklara, güzelim ülkemde dört başı mamur hayatından memnun olanlar hep yukarıda, aşağıda olan insanlar  ise hep isyanda ve ben o isyanın  içindeyim.

Giderken yanlarına alacakları tek şey Kin ve  Nefret.

Kim giderse gitsin, burada tek kalacak kişi  ben olsam da o mutlu anı beklerim burada, benden gidecek olan tek servetim canım.

Çünkü riyakârların sayısı fazlalaştı burada da,  düzenbazı, yancısı, talancısında,  arttı. Neden bozuldu ki bu insanlar?

En büyük yanlış, alın teri çalmayacak birilerinin kalmaması gibi, biri de çıkıp  demiyor ki, iyi ki bu ülkede yemeyi, çalmayı, yalakalığı,  almayı bilmeyen yüzlerce yüreği güzel insanlarda  var.

İnsanlar bence iki türlü yaralanır, kimi dostundan, kimi de o dost gibi görünen sırtını döndükleri o namussuzlardan.

Yaşım artık 44 dedi, sevgiyi de, samimiyeti de aileyi de, eşi de, dostu da, arkadaşı da, kötü günüde benden kaçanı da, iyi günümde yanıma koşanı da  gördüm.

Adamı da, madamı da, yüreği kavi olanı da,

Hayat, gerçekler bize bu son zamanlar da yaşadığımız afetler ve pandemi de gösterdi, vicdan hesabı çok dokunaklı olur.

Yeryüzündeki zenginliği para, servet, mal, mülk, yalakalık, koltuk, riyakârlık sananlar o bildikleriniz sizin olsun. O gerçek dostlarımızın iki kelime kelamı huzuru ise bizim.

Hiçbiri gerçek dostların verdiği huzuru veremez.

Sakin bir havada dönen fırıldağı üfleyenler gibi, ben bu zamanda hiç kimsenin samimi olduğuna da inanmıyorum.

Hep fırıldak, Hep dolap.

Sevgi, sadakat, samimiyet dostluk niye yok, iyilik nerede kaldı, kaç gün yâda kaç yıl daha yaşayacaksın biliyor musun bu âlemde Sen?

Sen o aça, yoksula, çaresize, düşküne, hastalara sokaklardakine bir bak. Sen bolluk içindesin yoksulu, düşkünü, hastası ne halde biliyor musun? Yeryüzünün en parlak olan ışıkları kalbi güzel, gözü ise ağlamasını bilen yürekler için.

Bu dünyada menfaati için yalakalık yapandan daha alçağı olur mu?

Bu zaman da yoksulluk, işsizlik, adaletsizlik, liyakatsizlik , çaresizlik sokaklarda yanı başımızda hala, Görün ve ağlayın insanlığımız ve ruhumuz kalmışsa eğer.

Hakan Dikmen