Ocak ayı falandı, arkadaşlar bana olayı anlattıklarında yirmi küsur yıl birden geriye gidip o günleri tekrardan yâd edip, bazı anları için üzülüp ah ederken, bazı anları içinde hafiften de olsa birkaç damla gözyaşı dökmüş ve bir yazı kaleme almıştım.
Hayatımda hiçbir zaman haklı olmayı sevmedim. Sevdiğim insanların, inandığım insanların ve hatta nefret ettiğim insanların dahi karşımda haksız duruma düşmelerinden hep rahatsız oldum. Yıllar içerisinde yemiş olduğumuz kazıkların bileşkesinden yola çıkarak, edindiğimiz tecrübelerimize dayanarak etrafımızda bulunan insanımıza bazı hususlarda yardımcı olmaya çalıştığımız, çevremizce bilinir. Bilmeyenler içinde yanlış anlaşılma olmasın sakın, sadece kendi fikirlerimizi beyan ediyoruz.
1900 lü yılların son dönemlerinde, şehrimizin Pasinler karayolu üzerinde ve Şehitler Mahallesinin arka kısmında yer alan, bayağı bir engebeli ve yer yer 2. Dereceden deprem bölgesi kuşağı ve heyelan bölgesi üzerinde olan büyük bir alana 2. Bir Organize Sanayi Bölgesi kurulması kararı verildiğinde belki de üzülen tek insan bendim.
Şehrin ve alt yapısının bayağı uzağındaydı, kış oralarda çok sert geçiyordu ve başka başka alternatifleri de var olmasına rağmen oraya kurulmasına karar verildi. Biz de eyvallah ettik. Olmaz mıydı? Olurdu; ancak çok ama çok para harcamak gerekiyordu… Alt ve Üst yapısına harcanacak para ile bu şehre birkaç tane OSB kurulurdu. Birkaç tane de gerçek fabrika yapılırdı. Yani uzun lafın kısası harcı borcuna değmezdi…
Yıllar geçti unuttum gitti. Aklımda OSB mi kalır. Siyasete, politikaya, sözü geçenlere yetecek gücüm yoktu benim.
Gel zaman git zaman ve birden hatırlatıverdiler bu İkinci Organizeyi. Yolları yapılmış, binaları yapılmış, alt yapısı yapılmış, idaresi yapılmış ve hatta okulu bile var. Eh Allah hayırlı uğurlu etsin demek düşer bize de ve haklının hakkını haklıya vererek ocak ayında yazdığımız yazımızda sanayicilik ve mülki idarenin hakkını vermeye çalıştık ancak yaşananlar karşısında susmak ta olmazdı. Hep sustuk, susturulduk ama şimdi olmazdı… Ve yıllar sonra bir kez daha haklı duruma düşmek inanın çok derinden üzmüştü beni. Yirmi küsur yıl evvel demiştim yine diyorum;
O alana harcadığınız ve harcayacağınız para ile…
O alana harcadığınız ve harcayacağınız emek ile…
O alana harcadığınız ve harcayacağınız azim, sabır, hayalleriniz ile şehrin çok daha güzel yerlerinde değil 2. OSB'yi, 3'üncü ve hatta 4'üncü OSB'yi bile kurarsınız.
O alanda sanayicilik yapacak, üretim yapacak müteşebbisin her türlü binasını devlet garantisi ile mevcut müteahhide yaptıracak iseniz veya başka bildiğiniz müteahhitlerde var ise bari baştan söyleyeyim o alanda bina yapmak için devlet bütçesi gibi bolca paranız ve bu işin ehli yüklenici değil, mühendisler lazım. Yok, biz karışmayız müteşebbis kendi sermayesi ile yapacak diyor iseniz o müteşebbisin elini öper saygı duyarım.
İnanın sonrasında haklı olmak hiçbir şeye yaramadığı gibi üzüyor insanı…
