Şöyle sloganlayabiliriz, kirliyse, kirlendi ise yıka.
Etrafında yakınında bulaştırıcı virüs yayan hasta ve taşıycıı varsa maske tak. Burada el kirliliğinden kasıt virüsün bulaşması veya ihtimali. Bu durum varsa veya şüpheliyse ellerimizi ağız, burun, göz ve yüze değdirmeden bol su ile bolca yıkayacağız.
Günde kaç kez karşılaşırsak, risk alırsak o kadar yıkayacağız.
İşe gittiğimizde, işten döndüğümüzde, toplu taşıtla yolculuk yapınca, yemek öncesi ve sonrası şüpheli yerlere el vurduk ise ve tokalaştıysan yıka.
Yıkamanın amacı ellere bulaşmış olabilecek virüsü uzaklaştırmak.
Evinde oturuyorsan, iş yerinde çalışıyorsan (El temiz) yıkamanın, sık yıkamanın anlamı ve faydası yok, zararı çok.
El derisini yıpratıyor, inceltiyor, dayanıksız hale getiriyor; devam ederse yaralar açılor, her çeşit mikrop girer, enfeksiyon oluşturur. Çeşitli deterjanlarında olumsuz etki yaptığını, deriyi inceltip, yaralayabileceğini ve alerji yapabileceğinin unutmamalıyız.
En iyisi su ve sabun. Suya, sabuna dokunun.
MASKE TAKMA: Hasta ve şüpheli isen başkalarına bulaştırmamak için maske tak.
Hastaneye girdiğinde, toplu ve kalabalık yerlerde,AVM’lerde birileri ile yakın mesafede konuşuyorsan, evinde etrafında hasta ve tecritli varsa onun odasına girende ve diyaloğa geççeceğin zaman sana bulaşmaması için maske tak.
Bu durum ve fiillerin dışında maske takmak lüzumsuz. Maske takmaktan kasıt bizim ağzımıza, burnumuza( Ü.S.Y) gelecek, gelebilecek virüslere set çekmek.
Açık havada, atmosferde, bahçede, sokakta insan yoksa virüste yok. Onun için sokağa çıkma diyoruz.
Ofisimizde ve evimizde hasta ve şüpheli yoksa, virüs yok. Neye set koronasız bir Türkiye ve Dünya dileğiyle, hoşçakalın, evde kalın..
Dr.Ayhan Yiğit Enfeksiyom Hastalıkları
