google-site-verification=8SKVZvCgNq15inzikTP1VfTBOYQ81urWn55KV6iqqtw
İzmir'in deprem, tsunami ve diğer doğal afetlere karşı daha dirençli bir kent hâline gelmesi amacıyla önemli bir iş birliği protokolü hayata geçirildi.
Üç Kurumdan Ortak Adım
İzmir Büyükşehir Belediyesi, Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) ve İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü'nün (İYTE) ortaklığıyla hazırlanacak İzmir Afet Master Planı için protokol, Dokuz Eylül Üniversitesi Senato Salonu'nda düzenlenen törenle imzalandı.
Törene Geniş Katılım
İmza törenine; Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bayram Yılmaz, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay ve İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Rektörü Prof. Dr. Yusuf Baran, Dokuz Eylül Üniversitesi üst yönetimi, Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir ve akademisyenler katıldı.
Bütüncül Bir Kent Modeli Hedefi
İmzalanan protokol kapsamında yürütülecek çalışmalarla İzmir'in yalnızca afetlere müdahale eden değil; riskleri önceden belirleyen, azaltan ve sürdürülebilir bir kent modeli oluşturması hedefleniyor. Deprem ve tsunami başta olmak üzere tüm doğal afet risklerinin bilimsel verilerle değerlendirilmesi, kentin altyapıdan imar planlamasına kadar bütüncül bir yaklaşımla ele alınması amaçlanıyor.
DEÜ'de Deprem Enstitüsü Yolda
Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bayram Yılmaz, üniversite olarak protokolün paydaşı olmaktan duydukları memnuniyeti dile getirdi. Yılmaz, "Üniversitemizde Prof. Dr. Hasan Sözbilir hocamızın müdürlüğünü yaptığı bir deprem araştırma ve uygulama merkezimiz var. Fakat bu araştırma merkezimizin yetersiz kaldığını düşünüyoruz" dedi. AFAD ve YÖK'ün desteğiyle, Kandilli ve Boğaziçi Üniversitesi örneklerinde olduğu gibi, üniversitede bir deprem enstitüsü kurulması için adımlar atıldığını belirten Yılmaz, "İnşallah, bu enstitünün 2026 yılında kurulacağının bilgisini buradan duyurmuş olalım" ifadelerini kullandı.
"Bugün Tarihi Bir Gün"
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, konuşmasında İzmir için uzun süredir eksikliği hissedilen deprem master planına dikkat çekti. Tugay, "Bugün tarihî bir gün yaşıyoruz aslında. 1999 yılında İzmir'le ilgili deprem riski konusunda bir çalışma yapılmış ama o günden bugüne maalesef, bir deprem master plan çalışması yapılmamış" dedi. İzmir ve Ege Bölgesi'nin tektonik açıdan deprem riski taşıdığını vurgulayan Tugay, "Dolayısıyla İzmir'in yer yapısının, faylarının, şehrin yerleşim alanlarındaki riskli zeminin ve tabii mevcut yapıların risklerinin de ayrıntılı olarak değerlendirilmesi lazım. Buna altyapıyı da dâhil edeceğiz. Bundan sonraki imar planlamasına da dâhil edeceğiz" şeklinde konuştu.
İzmir Halkına Büyük Bir İyilik
Çalışmanın tamamlanmasının ardından İzmir için önemli bir belirsizliğin ortadan kalkacağını ifade eden Tugay, üniversitelerle kurulacak iş birliğinin önemine vurgu yaptı. Tugay, "Ve bu, tamamen şu anda bugün yapacağımız protokolle birlikte olması gerektiği şekilde İzmir'deki üniversitelerimiz ve siz değerli hocalarımızla beraber yapacağımız bir çalışma olacak" dedi. Çalışmanın tamamlanmasını takiben, "İzmir halkına, yerel yönetimlere ve İzmir'deki diğer kurumlara yapılmış en büyük iyiliklerden biri yapılmış olacak" ifadelerini kullandı.
Bir Başarı Hikayesine Dönüşmesi Temennisi
İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Rektörü Prof. Dr. Yusuf Baran ise, İzmir özelinde bir çalışmanın büyükşehir belediyesi ve iki önemli üniversite ile gerçekleştiriliyor olmasının çok kıymetli olduğunu söyledi. Baran, "Umarım, yapacağımız çalışmalar ve alacağımız önlemler; hüzünsüz, sorunsuz, problemsiz ve can kaybı olmaksızın bu doğal afetleri aşabileceğimiz bir süreci bizlere yaşatır" dedi. Baran, bugün atılan imzaların ve yapılacak bilimsel çalışmaların bir başarı hikâyesine dönüşerek Türkiye'nin diğer kentlerinde de örnek olmasını temenni etti.